Deniz Koruyuculuğu Sistemi nedir?
Türkiye’de ilk kez AKD tarafından geliştirilen bu sistem, Gökova Körfezi’ndeki Balıkçılığa Kapalı Alanların (BKA) koruma etkinliğinin artırılması için 2013 yılında uygulamaya başlanmıştır. Deniz Koruyuculuğu Sistemi yereldeki kıyı balıkçısını, korumanın ön saflarına yerleştiren bir uygulamadır. Küçük ölçekli kıyı balıkçıları, denizel biyoçeşitliliğin ve balıkçılığa kapalı alanların korunmasında ve sürdürülebilir balıkçılık faaliyetleri konusunda kilit paydaş olarak konumlandırılmıştır. Bu sayede balıkçıların geçim kaynaklarına sahip çıkabilmesi ve yönetim sürecinin önemli bir parçası olması sağlanmıştır.
Deniz Koruyuculuğu Sistemi nasıl çalışır?
Balıkçılar arasından belirlenen ve AKD çalışanı olan deniz koruyucuları, Balıkçılığa Kapalı Alanlarda karşılaştıkları yasa dışı faaliyetleri (avcılık, uygunsuz tekne bağlama, denize atık boşaltma, vb.) kaydederek, tutanaklarıyla birlikte oluşturulan iletişim ağı üzerinden İçişleri Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yerel birimlerine rapor etmektedir. Bu kayıt tutma işlemi ve günlük devriye hareketlerinin izlenmesi için deniz koruyucularının kullandığı akıllı telefonlarda yer alan ve küresel veri sistemi (GPS) ile uyumlu SMART (Smart Monitoring and Reporting Tool) adlı mobil uygulama kullanılmaktadır. Böylece her bir BKA için aylık olarak gözlemlenerek yetkili kamu kurumlarına bildirilen vakalar ve tür gözlem kayıtları konusunda veri tutulabiliyor.
Deniz koruyucularının ceza kesme yetkisi bulunmamaktadır. Deniz koruyucularının sorumluluğu, Anayasa’nın 56. maddesi kapsamdadır ve yasa dışı eylemlerin önlenmesi konusunda kamu kurumlarına bilgi ve gerektiğinde destek vermekle sınırlıdır.
AKD, Deniz Koruyuculuğu Sistemi’nin etkinliğini ölçmek için Balıkçılığa Kapalı Alanların içinde ve dışında eş zamanlı izleme çalışmaları yürütüyor. Akdeniz foku, kum köpekbalığı, deniz çayırları, makroalg ve mercan türleri, balık biyokütlesi ve günlük balıkçılık verileri konularındaki izleme çalışmaları, gelecek koruma çalışmalarının planlanmasına katkı sağlarken bir yandan da Deniz Koruyuculuğu Sistemi’nin denizel biyoçeşitlilik ve sosyo-ekonomik yapı üzerindeki etkilerinin ölçülmesine katkı sunmaktadır.